Lityum Düğme Hücreleri tipik olarak -40 ° C ila 60 ° C (-40 ° F ila 140 ° F) arasında etkili bir şekilde çalışacak şekilde tasarlanmıştır. Bu özellik, dış mekan koşullarını dondurmaktan endüstriyel makinelerin ısısına kadar çok çeşitli ortamlarda çalışmalarını sağlar. Aşırı sıcaklıklarda önemli performans bozulması yaşayabilen diğer pil tiplerinden farklı olarak, lityum piller voltaj çıkışlarını ve işlevselliğini hem yüksek hem de düşük sıcaklıklarda korur. Bu, dış mekan ekipmanı, otomotiv sensörleri, askeri dişli ve aşırı iklimlerde kullanılan cihazlar gibi uygulamalarda kullanıma uygun hale getirir.
Lityumun elektrokimyasal özellikleri, çeşitli çevresel koşullarda stabilitesini korumasını sağlar. Lityum düğme hücreleri, sıcaklık dalgalanmalarına maruz kaldığında kimyasal bozulmaya daha az eğilimli olan stabil bir lityum metal anot ve lityum bileşiklerine güvenir. Bu doğal kimyasal stabilite, kimyasal bozulma veya voltaj kaybı nedeniyle diğer pillerin başarısız olabileceği ortamlarda bile pilin güç vermeye devam etmesini sağlar. Sıcaklık değişimlerine karşı minimal duyarlılık, bu pillerin sıcaklık varyasyonlarının yaygın olduğu yüksek irtifa veya açık deniz ortamları da dahil olmak üzere çeşitli uygulamalarda güvenilir performans sağlamasını sağlar.
Lityum düğme hücrelerinin göze çarpan özelliklerinden biri, büyük miktarda enerjiyi kompakt bir biçimde depolamalarını sağlayan yüksek enerji yoğunluğudur. Bu, alanın sınırlı olduğu ve yüksek enerji çıktısının gerekli olduğu uygulamalarda özellikle değerlidir. Zorlu koşullarda çalışmasına rağmen, lityum pillerin yüksek enerji yoğunluğu, bu hücreler tarafından güçlendirilen cihazların sık akü değişiklikleri gerektirmeden uzun süre çalışabilmesini sağlar. Örneğin, kalp pili veya sürekli, güvenilir güç gerektiren işitme cihazları gibi tıbbi cihazlar, zorlu ortamlarda bile lityum düğme hücrelerine bağlı olabilir.
Lityum düğme hücreleri son derece düşük bir kendi kendine deşarj oranına sahiptir, yani kullanılmadığında çok az enerji kaybederler. Bu, cihazların uzun süre kullanılamayacağı veya aşırı çevresel koşullarda saklandığı uygulamalarda önemli bir avantajdır. Daha hızlı yükü kaybetme eğilimi gösteren alkalin gibi diğer pil kimyalarına kıyasla, lityum piller enerjilerini çok daha uzun süre korur. Bu özellik, uzun süredir hareketsizlik döneminden sonra bile, lityum düğme hücrelerinin kullanıma hazır kalmasını sağlar, bu da acil yedekleme cihazları, güvenlik ekipmanları ve güvenilirliğin en önemli olduğu askeri uygulamalar gibi uygulamalar için çok önemlidir.
Lityum düğme hücrelerinin yapımında kullanılan malzemeler korozyona oldukça dirençlidir, bu da onları yüksek nem veya kimyasallara maruz kalan ortamlarda kullanım için ideal hale getirir. Korozyona karşı bu direnç, pilin operasyonel ömrünü uzatır ve sterilizasyon ve kimyasal maruziyetin yaygın olduğu deniz ayarları, endüstriyel tesisler veya tıbbi uygulamalar gibi sert ortamlarda bile güvenilir performans sağlar. Lityumun korozyona dayanıklı doğası, kapalı bir tasarımla birleştiğinde, iç bileşenlerin sızmasını veya bozulmasını önler ve pilin olumsuz koşullarda bile etkili bir şekilde çalışmaya devam etmesini sağlar.